BALKANLAR-SOFYA


Bu gezide her yeri kendi rehberiniz dışında yerel Türk rehberler gezdiriyor.  Sofya'da da bizi orada yaşayan Türk rehber eşlik etti.Yürüyerek 2 km hızlı bir tur yapıyorsunuz.
 Sofya görmenin dışında Ayasofya Katedrali ve Atatürk’ün Ateşe olarak bulunduğu yıllarda mekânları görmek mutluluk verici. Binaları dışarıdan görüyorsunuz içine gezmek için zamanınız yok. Sınır kapılarında geçirilen zaman bağlı olarak size serbest zaman veriyorlar. Bize 1,5 saat verdiler. Türk restoran çorba içtik güzeldi, tavsiye edilir. Lokanta TL ve Euro geçiyor. Hatta hiç Bulgar parasına ihtiyacınız olmuyor.




Atatürk ve Sofya:
Balkanlar çok kültürlü ve bu kültürler arasında sürekli milliyetçi bir yarış var. Bu kültürler Atatürk ün gelişimde çok katkısı olduğunu düşünüyorum.
Birçok kaynakta vardır ama ben bu bilgileri; İlber Ortaylı'nın Gazi Mustafa Kemal Atatürk kitabından aldım.
Anı 1:Opera
Sofya'daki ilk günlerinde operaya gitmiştir. Sofya Operası, Bükreş operası ile birlikte en ünlü olanıdır.
Kendisine refakat eden Sobranye (Bulgar Millet Meclisi) üyesi Şakir Zümre Bey’e o günkü temsilden sonra “Adamların Balkan Savaşı’nı niye kazandıklarını şimdi anladım” demiş.
Anı 2:Bulgar Köylü
Bulgar köylüsünün durumu ve duruşunu hayranlıkla izlediği görülüyor. Bir gün Sofya bulvarlarındaki bir kafede otururken kafeye zengin bir köylü girer. Otantik kıyafetler içindedir. Garsonlar bu kılıktaki bir adama hizmet edemeyeceklerini söyleyerek onu sepetlemeye kalkarlar. Adamın cevabı ilginçtir: “Bulgaristan benim kazandığımı ve ürettiğimi yiyerek geçiniyor. Paramı da ödedikten sonra niye buradan gidecekmişim!”
Askeri ataşemiz bu tavırdan çok etkilendi ve Şakir Zümre’ye harfiyen anladığı anlaşılan bu itirazı şöyle değerlendirdi: “Şakir, bizim köylümüzün de bu adamlar gibi kendinden emin ve hakkına sahip olması gerekir.”
Anı 3:Kıyafet Balosu
Bulgarların 11 Mayıs 1914'deki ulusal gününde verilen bir baloya davet edilmişti. Mustafa Kemal bu baloda manevi bir üstünlük sağlamak istiyordu. Geniş ve bol ışıklı salonda devam eden muhteşem gecede, gösterişli bir yeniçeri kıyafetiyle içeri girdi... Mustafa Kemal'e çevrilen bütün gözler O'na hayranlıkla bakıyordu. Orada bulunan Bulgar Kralı Ferdinand, Mustafa Kemal'i yanına davet ederek iltifatlarda bulunmuş, kıyafetinden ve başarısından dolayı da tebrik etmişti. Bir gümüş tabakayı da lütfen kabul etmesi dileğiyle hediye etmişti...
Geceye katılanlardan; "İşte gecenin en güzel kostümü" diyenler olmuştu. Mustafa Kemal o gece baloda giydiği yeniçeri kıyafetini, İstanbul Merkez Kumandan Muavini Kazım Bey'e mektup yazarak, müzeden alınıp yollanmasını istemişti. Sofya'dan trenle İstanbul'a giden bir arkadaşı  dönüşünde kıyafeti aksesuarlarıyla birlikte kendisine getirmişti. 


Yorumlar