Sınırlar Dr. Henry CLOUD Dr. John Townsend

 Kişisel Gelişim kitaplarına genelde negatif algı var. Hatta romancılar arasında  sanki ufakta olsa aşağılama var gibi.  İnsan evladı sürekli hata yapıyor ve bu hatalarından, kararsız kaldığında bu kitaplar ve videolar genelde yardımcı oluyor.

Çoğu gelişim videolarının ve kitaplarının dediği gibi uygulamazsanız sadece o günleri kurtarıyor. 

Aslında hayat her aşamasında yeni durumlarla karşılaşıyoruz. Hayatımıza giren her insanın dertleri başka oluyor. 

Bu kitapların birçoğu hayat sizsiniz, çare sizsiniz dese de sizin müdahale edemediğimiz alanlar var. Rahmetli Doğan Cüceloğlu'nun dediği "Türkiye sorumluluk almayıp, özgürlük talep eden bir toplum veya yetişkin özgürlüğü isteyip çocuk sorumluluğunda kalmak istiyor." İster istemez hayatınıza giren bu kişilerle çatışma halinde oluyorsunuz. Bu kişileri hayatınızdan da çıkarmadığınız için(kan bağı,iş bağı,kanuni bağ) bu kişilerin şımarıklarına,asalaklıklarına, sorumsuzluklarına ile sürekli maruz kalıyorsunuz.  

Kırkına gelmiş devirmiş hala çocuk kalmış,annesinin babasının eline bakıyor.

Atmışına geçmiş ama hala ergen tavırlarla başkalarını suçluyor. Kendine ait sorumlulukları almaktan aciz insanlar daha kötüsü farkına bile olmamak ne acıdır.  Doğan Cüceloğlu ne kadar güzel demiş.

Sürekli sizi sömüren akrabanız sizi maddi ve manevi sömürüyorsa ve siz hayır deyince sorun çıkıyor.

İyilik yapıyorum diye sizin hayatınıza balıklama dalan insanlar, sizin sorumluluk kazanmasını ve yetişkin olmasını engelleyen ne olacak.


Kitaptan; 35 inde de olup, dünyaya altı yaşındaki bir çocuğun gözleriyle bakıyor olabilirsiniz.

Elindeki imkanları silah olarak kullananlar ne olacak sevgi/para/cinsellik. İnsanın bu ihtiyaçlarını silah olarak kullanmak ne kadar adicedir. İhtiyaç giderilmeli bazen instagram/tictoc bazen gayri meşru yollarla ihtiyaçlar giderilir bu da kişide eksik ihtiyaç giderilmesi neden oluyor. İhtiyaçlar evladınız veya sevgilinizle giderebilirsiniz. Çocuğunuza eşiniz gibi davranırsanız veya sevgilinize ebeveyniniz vermediği sevgisini talep ederseniz kendinizde onları da yakmaya başlamış demektir. 


Kitap okuduğum kişisel kitaplar arasında en iyisi diye bilirim her sayfası dolu dolu.


Kendinizi kötü durumda uzaklaştırmak, aynı zamanda geride kalanları da davranış değişikliği meydana gelecek bir terk ediliş duygusuna yol açacaktır.

Bir ilişkide kötüye kullanma varsa çoğu kez, diğer kişiye sınırlarınızı hissetmenin en iyi yolu, onlar sorunu uğraşmaya hazır olana dek boşluk yaratmaktır.

 Ruhsal ve duygusal olarak anne babadan hiç ayrılmamış yetişkin çocuklar, genelde onlardan uzakta getirilecek bir süreye gereksinim duyarlar. Bu süre uzakta geçirmeleri, ondan ana-babaların içkili genellikle iyileştirir.


Gerçek değişikliği görmeden suistimalci veya bağımlı bir kişi kendinizi açmaya devam etmek, aptallıktır.

Bağışlayın, ancak tutarlı değişiklik öğrenerek kalbinizi gözetin.

Gereksinimi içinde ki birisine bağışta bulunmak için, şefkatlidir ancak o zaman bu kişi biz ona vermek istediğimiz en fazlasını vermemiz için bizi kullanır.


Kendiniz yakın ve sevecen hissediyorsanız  işler muhtemelen iyi gitmektedir.  Kendinizi kötü hissediyorsanız çözüm bekleyen bir sorununuz var demektir.

Çok beğendiğim Psikologlardan Serhat Yabancı da; bugünde sorunu olan geçmişin çöplüğünde gezinir der.


Kendi tutum ve inanışlarına hiç sorgulamış kişiler, gerçekleri bulmakta güçlük çekerler.


Sorumlulukları konusunda sorunu olan kişiler, sorumluluk konusuna genellikle çarpıtılmış tutumlara sahiptir. 

Sınırlarla ilgili olarak sık rastlanan bir sorun, seçeneklerimizi sahiplenmemek ve onların sorumluluğunu bir başkasına mal etmeye çalışmaktır. Bununla ilgili en çok kullandığımız cümle “O benim mecbur bıraktı” 


Yaptığınız her iyilik isteyerek yapmalıyız ama zorlama ile yapılmamalı.

En çok değer verdiğiniz şeyimiz en çok önem verdiğiniz şeydir.


Cinsel düşkünlüklerin pek çoğu, cinsel deneyim aramaktır ancak gerçekte arzuladıkları, sevgi ve yakınlıktır.


Sevgiyi verebilme ve sevgi karşılık verebilme hediyelerin en yücesidir.

Pek çok kişi korku yüzünden sevgi alışverişinde güçlük çeker.

Gizlenen veya kabul edilmeyen sevgi: her ikisi de öldürücüdür.

Pek çok kişi etrafında pek çok sevgi olur ancak yalnızlıkların kendi karşılık verme eksikliğinden kaynaklanır fark etmezler.

Sınırlarını belirlemek ve onlara sürdürmek, zor iştir.


Sınırlar yerine duvarlara sahip kişiler; ne iyiyi, ne de kötüyü içeri alabilir kimse onlara dokunamaz.


Doğa  sınırlarımızı ihlal ederek bizim iletişim kurma çabasında değildir. İhtiyacınız olduğunda doğayı açılmak bizim sorumluluğumuzda dır .



Denetleyiciler,disiplinsiz kişilerdir. Dürtü veya arzularına gem vurma yetenekleri azdır. Yaşamdan istediklerini almış gibi görünseler de, aslında açlıklarının tutsakları dırlar onlar için tatmini ertelemek sorundur. Bu nedenle diğerlerine hayır yanıt almakta nefret edenler. Kendi sınırlarını görmeleri için sürekli başkasınınkini dinlemeye öğrenmeleri gerekir.


 Tek çare: denetleyicileri, sorumsuzluklarının sonuçlarıyla karşı karşıya kalmalarına izin vermektir. Aslında bu her zaman kolay olmaya biliyor.


Sevgide korku yoktur. Kusursuz sevgi korkuya kaçırır insanlar korkutarak veya onların kendilerini suçlu bulmadan yol açarak onların bizi sevmelerini sağlayamayız.


Hayır kelimesi çocuklara seçim yapabilme gücü verir. Çocukta sadece hayır diyebilmek de kalmamalı, başkalarının hayırlarını yanıt olarak kabul edilmelidir.


Sağlam ilişkiler itiraz etme ve yüzleşme üzerine kuruludur.


Çocuklar anne babasının üzerindeki hakimiyet ile kendi güçlerini her şeyi yettiğini düşünürler. Annem babam her istediğimi yapıyorsa diğer herkes her istediğimi yapar.


Çocuklarda disiplin yaşam ne kadar geç kalırsa o resim o denli hüzünlü olur: Zira Bedeli o kadar yüksek olacaktır.


Mizaç itibariyle diğerlerinden daha saldırgan olan kişiler, sınırlarla ilgili sorunları ele alma da daha iyi olurlar.Daha az saldırgan olan kişiler, sınırlardan daha çok çekinirler.


Doğru sorumluluk bilincine sahip kişiler, başkalarını en çok düşünen kişilerdir.


Öfke bize; sınırlarımızın ihlal ettiğini bildirir. 

Korku gibi öfkeli tehlike işaret eder. Ancak öfke bize, geriye çekilme yönlendirmek yerine, tehdit ile yüzleşmek gerektiğini belirten bir işarettir.


Sınırlarımız ne kadar doğru ise o kadar az öfke duyarız.


Kök ailesinden vazgeçmeyen evliliklerde diğer eş ben onun hayatındaki ikinci kişi olmaktan bıktım der. Eş sanki artıklarla yetirmek zorundaymış hissine kapılır. Çoğu evlilikte, eşlerden birisinin içinde yetişmiş oldu aile arasında belirgin sınırlar oluşturmaması ve eşinin çocukların arta kalanlar, yetinmek zorunda kalmaları nedeniyle başarısızlığa uğramaktadır.


Maddi yönden kendi başını ayakta duramayan yetişkinler, hala çocuktur.

Yetişkin olabilmek için kendi imkanları ile yaşayabilmeli ve kendi başarısızlığının bedeni kendisi ödemeyi bilmelidir.

Edebi çocukta  olan kişi; her fırsatta kök ailesinde kalır, onlarla birlikte tatile gider, sık sık onlarla yemeğe kalır. Kök ailesi ile her şeyi paylaşırlar. Genellikle her şeyin pek hoş olduğu, arkadaşlık yaklaşımlara yer veren, sevecen ailelerde görülen bir durumdur.


Birisi hakkında, onun yüzüne söylemeyi düşünmediğiniz bir şeyi, asla üçüncü kişiye söylemeyin.


Çocuklar ana babaları için birikim yapmak zorunda değildir, Ancak ana babalar çocuklar için birikim yapmalıdır.

Büyümenin adımlardan birisi, ana-baba otoritesinden çıkmak ve kendinizi yaşamın otoritesi altına yerleştirmektir.


Bizler çoğu kez,yaşamın buyruğuna karşı gelmiş oluruz, zira ruhsal olarak evimizi terk etmişizdir. Yaşama itaat etmek yerine, hala ana babanızı memnun etmemiz ve onların bazı şeyleri yapmadaki geleneksel yöntemlerine uymamız gerektiğini hissederiz. 


Yeteneklerinizi toprağa gömülü olarak saklamaktan vazgeçip ve daha iyice ulaşmayı bekleyin. 


Sevgiye yanıt vermeyi ve onunla almayı öğrenin, önceleri acemilik çekseniz de.


En iyisi verecek bir şeyleri olmayan kişileri affetmektir.


Yanıt vermek tepki göstermek arasındaki fark, seçme özgürlüğüdür. Tepki verdiğinize denetim ellerinde bulunduran onlardır. Yanıt verdiğini sizsiniz.


Eşinizde fikir ayrılığına düştüğünüz konular nelerdir birbirinize hangi konularda yalan söylediğinizi bulunuz.


Tanrı aileyi, içinde bizi gerekli olacak olgunluk araç-gereç ve yetenekler geliştirebileceğimiz bir ortam olarak düşünmüştür. Ortam bir kez işlevini yerine getirdiğinde genç yetişkini, kendi başını ruhsal ve duygusal bir aile sistemi oluşturulması için yuvayı terk etmeyi ve başka dünyaya bağlamayı teşvik etmelidir.


Sınırlamalar belirlemeksizin, kök evi terk etmeksizin ve bir başka yere bağlanmaksızın hiç kimse gerçek anlamda bir yetişkin olamaz.


Eğer ailenizden başka kişilerden en iyi arkadaşınız yoksa bu ilişkinin yakından bakmanız gerekir.


Evliliğin hedeflerinden biri, ayrı olmaktan vazgeçerek, iki yerine tek olmaktır.


Yaptığı bir şey için birisine kızmışsanız,ona gidip kızgın olduğunuzu ve nedenini söylemek sizin sorumluluğunuzdadır. Eğer sizin öfkenizin onun sorunu olduğunu ve bunun onu tamir etmesi gerektiğini düşünüyorsanız, yıllarca beklersiniz ve öfkenizle acınıza dönüşebilir. Eğer  öfkeliyseniz, birisi size karşı bir kusur işlemiş olsa, bu hususta bir şey yapmak sizin sorumluluğunuzdadır. Bir evlilikte kendi sınırlarınızı açıklamak, başka bir hiçbir şekilde olmadığı kadar gereklidir. 

Geri çekilme, üçgenleme, surat asma, başka kişiyle ilişkiye girme ve pasif saldırgan davranışlar gibi pasif sınırlarda bir ilişki için son derece tahrip edicidir.


Sınırların duru olmaları özür diler biçimli olmamaları gerekir.

Eşler birbirlerine kendi bedenleri gibi sevmelidir eşini seven kendisini de sever.


Cinsellik mi, çocukların terbiyesi mi, birliktelik eksiğimi, paranın adilane ve harcanması mı sorun. Her ne olursa olsun sahiplenin.


Evlilik ilişkilerinde olduğu kadar başka hiçbir ilişkide ana babalardan yaşamış çelişkiler tekrarlanamaz.


Bağlanma ve güçlü bağlantılar kurmadan hemen sonra ana babaların çocuklarına verebileceği en önemli şey: sorumluluk duygusudur nelerden sorumlu olduklarını ve nerelerde olmadıklarını bilmeleri, nasıl hayır diye bildiklerini ve hayır nasıl kabul edeceklerini bilmeleri.


Disiplin ile cezalandırma arasındaki fark;

cezalandırma: geriye bakar.

disiplin: ileriye bakar. 

Dinleme ve öğrenme sorumluluğu çocuklarıdır. 

Onun işini onun yerine neden yapmayacağız izah etmek tuzağa düşmeyin


“Gerçeği sevecenlikle  konuşurken”  sevecen  tutumunuzu koruyun. Yasanın “göz göze” zihniyetine veya dünyanın “kötülüğe karşı kötülük verme” zihniyetine takılı kaldığınızda, bağlanmışlık  için de oluruz.

Öfkeli kişinin  ne söyleyeceğini tahmin edin ve  tepkiniz ona göre planlayın.

Öfke siz izin vermedikçe içinize giremez. Bırakınız öfke, başkasının içinde kalsın.


İnsanın duyduğu üzüntüyü hak verip, kendinizi onların yerine koyun; Ancak bunun onların derdi olduğunda belli edin. Tepki gösterirseniz sınırlarınızı kaybedersiniz dinleyici olun ancak kabahati üstlenmeyin.

Doğadaki mesaj açıktır riski bil ve hazırlanın.


Bağışlamak  zordur. Birinin size borçlu olduğu bir şeyden vazgeçmek demektir. Bağışlamak geçmişten; sizi inciten ve istismar edenden kurtulmaktır.

Aile olmak tek olmak ise diğeri kopamıyorsa ne olacak.

Bağışlamak, silmek demektir,vazgeçmek,hesabı yırtmak, hesabı iptal etmektir. bağışlamaktır birbirini bize olan borcunu ondan at da tahsil etmemek demektir.

Burada Serhat Yabancı’nın sözü devreye giriyor “bağışlayın/affedin ama onunla iletişime devam etmek zorunda değilseniz.” 

Suçluluk insanı doğru olanı yapmaktan ve hareket etmekten alıkoyar. 

İnsanlar günahlarını sahipleniyor ise başarısızlıktan ders alıyor demektir.


Oğluna; babam beni anlamıyor tek anlayabilen sensin diyen veya bunu ima eden, bir anne oğlunun cinsiyet rollerini anlamada yıllarca güçlük çekmesini garanti altına almaktadır. Ebeveynler cinsel rollerdeki çeşitlenmenin ortaya çıkması ile, ebeveyn ile çocuk arasındaki çizginin belirgin tutulması arasındaki sınırı korumalıdır


Yorumlar