Kodlama Mantığı
Bir tost
makinesi ve birde bilgisayar prize takılıyor ama biri bize dünyaları sunuyor
diğer ise lezzetli bir tost. Peki, nasıl oluyor? Aslında sorunun cevabı hepimizin bildiği Shakespeare
(Şekspir)’in ünlü sözünde “ Olmak ya da olmamak işte bütün mesele bu”. Prizden aldığımız elektrik sinyalinin
frekansını artırıp azaltarak, elektriği daha anlamlı hale getirip elektrik
sinyalini 0 ve 1(dijital) yapıp harikalar yaratmaya başladık. Bu harikaları oluşturmak veya bilgisayara
istediklerimizi yaptırmaya kodlama diyoruz.
Bilgisayara harikalar yaptırabilmek için; iki
durum var. Bir insan beyni üzerinden, bilgisayara bakacağız. İki bilgisayar
beyni üzerinden insana bakacağız. Birinci durumu bilgisayarın gücüne inanarak
denedik. İnsan beynin muhteşem olduğunu, bilgisayarın temel insan becerilerini
yapamadığını keşfettik. Bugün bilgisayar
beyninden insan beynine bakıyoruz. Bilgisayar
beyine iş yaptıra bilmek için adım adım ve eksiz olarak bütün ihtimaller
yazılmalıdır.
Bugün insan
beyni birçok işlemi ve kararı o kadar hızlı ve otomatik yapıyor ki biz farkında
bile olmadan beyin gerçekleştiriyor. İnsan gün içinde 35.000 defa farklı karar vermesi
gerekiyor, beyin bunu nasıl programlamış ki kendi beynimizin programlamasına
şaşıyoruz. Şimdi fark etmeden yaptığımız
bu eylemleri basitleştirmemiz ve adımlamamız gerekiyor ki bilgisayarın beynini
kodlayalım.
Yürüyüş adımlarınızı
kodlayarak yürümeyi deneyin, sağ ayak, sol ayak, sağ ayak, sol ayak diye ne
kadar zor dimi ama bunu 6 aylık bebek 1,5 yaşına kadar binlerce kez yapıyor 1,5
yaşından sonrada oda saymıyor beyin bunu programladı artık. Başka bir örnek,
1-kentkartını al 2- durağa git 3-otobüsü bekle 4-doğru otobüsün bin 5- kartı
bas 6-boş yere otur 7-ineceği durağa gelince in. Aslında bu eylemi hiç
düşünmeden yapıyoruz. Beyin bunu artık programlamış mesela bu durağa ilk
gelişinizi veya ilk araba kullanma deneyimizi hatırlayın.
Kodlamanın mantığın anlaması için en basit
yolu, bence yemek tarifleridir. Bütün yemek tariflerinde işlemler
basitleştirilmiş ve adım adım yazılmıştır. Bir algoritmaya göre ilerler.
J Kodlama Malzemeleri: Un, şeker, tuz, su ve yağ;Bilgisayarda kodlama için kullandığımız malzemeler
Code.Org, Scratch ,MineCraft ,BeeBoot ,Ardunio ,Lego ,Tinkercad ,C ,Pyton…
Peki
un,şeker,tuz,su ve yağ gibi malzemelerle neler yapabiliriz? Ekmek , poğaça
,makarna, tulumba tatlısı, kemalpaşa, börek, helva, pişmaniye, saray helvası,
baklava, kete, pide, pişi, krep, kek, katmer, kurabiye…
Bugün kodlamayı
popüler kültürün sahiplenmesi ile aileler çocuklarını kodlama eğitime veya
kodlama ağırlık veren okullara yolluyor.
Kodlama kursunda çocuklara malzeme veriliyor ekmek tarifi veriliyor ve yaptırılıyor.
Artık çocuğun hayal dünyasına bağlı olarak ürün çıkarması hedefleniyor. Aileler
çoğundan düğün pastası bekliyor. 15 saat sonunda çocuklar nasıl yaptıklarını
kavrayamadıkları yanık ekmek parçaları ile eve geliyorlar. Kodlama dersi boş
zaman aktivitesi olarak kalıyor. Ekmek
örneğini beğenmemiş olabilirsiniz peki neden ekmeği bile gidip köşe başındaki
fırında alıyoruz neden ramazanda pide kuyruğuna giriyoruz. Google piyasaya
çıktığı zaman kendisi gibi 21 tane arama motoru vardı veya Facebook tan çok daha
fazla kullanıcıya sahip birçok sosyal medya sitesi de. Bu siteler aynı malzemeleri
kullanıyor ama daha çekici ürünler çıkartıyorlar bizlerde tercih ediyoruz. Şimdi kodlama eğitimin asıl mantığı çocuğu
erken yaşlarda gelecekle tanıştırmak, erken yaşlarda bu sistemde kullanılan
ürünlerle tanıştırmak ve hayal gücünü kullanarak ve ihtiyaçları karşılık
gelecek ürünler çıkarmak ve bunu uzun süre sıkılmadan tekrarlamak. Ne kadar çok
malzemeleri kullanır, denemekten korkmaz ve en iyi ustalardan (youtube,pdf ve
kitaplarda) ders alırsa neden fark yaratan uygulamalar ve fark yaratan
evlatlarımız çıkmasın. Geleceğin dünyasında doktorda olsa evladınız kodlamayı
öğrenmeli. Bir de uygulamayı kodlayacak bir kişiyi her zaman bulabilirsiniz. J En büyük sıkıntı farklı olan ekmeği yapmak ve
bu malzemeler le yeni özgün, anlamlı ürün ve fikir bulmakta yaşanmaktadır.
Çocuklarımız kendini tanısın, insanları tanısın, bol bol kitap okusun sanatla
ilgilensin. İnsana ait duygu ile estetiği ile kodlamayı birleştirip insana
dokunan uygulamalar yapsın.
Bu konu hakkında Ülkemiz Kodlama Durumunu en iyi Abbas GÜÇLÜ yazmış.
2018 yılı itibarıyla 81 vilayetin tümüne yakınında kodlama, robotik adı altında temelsiz çalışmalar devam ediyor. Bu yapay çalışmaların ana ekseni şu: Her öğrenciye kodlama öğretilmeye çalışılıyor. Ancak bu temelsizdir. Sadece arabayı kullanma öğretiliyor. Direnç, diyot, kondansatör, bobin, entegre nedir öğretilmeden kopya kodları entegreye yüklemeyi öğretmek fayda sağlamaz.
Abbas GÜÇLÜ yazısı
Yorumlar
Yorum Gönder